Boşanan Kadının Boşandığı Eşinin Soyadını Kullanması

My Hukuk & Danışmanlık My Hukuk & Danışmanlık

Boşanan Kadının Boşandığı Eşinin Soyadını Kullanması

Boşanan Kadın, Boşandığı Kocasının Soy ismini Kullanmaya Devam Edebilir Mi?

                Günümüzde ve özellikle kadınların iş hayatında daha aktif şekilde varlık göstermeleri ile birlikte kadın eşin, boşanma halinde eski eşinin soy ismini kullanmaya devam etmesi hususu önem arz etmektedir.

                Bu hususta, kanuni hüküm ile kadının soyadı değişikliği ile ilgili mağduriyetlerinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. TMK m 173/2 “kadının boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğu ve bunun kocaya bir zarar vermeyeceği ispatlanırsa, istemi üzerine hâkim, kocasının soyadını taşımasına izin verebilir” şeklindedir.

                Kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere; kadının boşandığı kocasının soy ismini kullanmaya devam edebilmesi için usul ve esas yönünden bir kısım şartların yerine getirilmesi gerekmektedir;

  • Talebin dava yolu ile Mahkemeye yöneltilmesi gerekmektedir.

Boşanma davası ile birlikte talep edildiği takdirde Mahkeme’ tarafından harcın tamamlatılması yolu ile izin talebi değerlendirilebilecektir.

Boşanmanın ardından talep edilmesi halinde ayrıca bir dava açılması suretiyle Mahkeme’den talep edilecektir.

“Kadın tarafından, boşandığı kocasının soyadını kullanmaya devam etmesine izin verilmesine yönelik talebin incelenebilmesi için; bu konuda harcı yatırılarak açılmış ayrı bir davanın bulunması gerekir. Davacı Gülten'in bu talebi de içeren boşanma davası, takip edilmediğinden açılmamış sayılmasına karar verildiği halde soyadı kullanmaya izin verilmesi de usul ve yasaya aykırıdır.”

( Yargıtay 2. HD.E. 2003/13107K. 2003/14296T. 27.10.2003)

 

  • Kadın, boşandığı eşin soy ismini kullanmakta menfaati olduğunu ispat etmek durumundadır.

Erkek, boşandığı kadının kendi soy ismini kullanmasına devam etmesinde menfaati bulunmadığını iddia ederse, kadın; boşandığı eşin soy ismini kullanmakta menfaati olduğunu ispat külfeti altındadır. 

“Davacı, dava dilekçesiyle 1970 yılında evlendiklerini, davalı koca ile 09.06.2011 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıklarını, uzun yıllardır Almanya ülkesinde yaşadığını, Alman Sosyal Güvenlik Kurumunca sağlanan olanaklarla yaşamını devam ettirdiğini, Almanya'daki tüm kurumlarda boşandığı eşinin soyadı ile kayıtlı olduğunu, bu nedenle boşandığı eşinin soyadını kullanmasına izin verilmesini talep etmiş, davalı eşin 12.12.2011 tarihli muvafakat namesini de ibraz etmiştir. Dosya kapsamından ve boşanma dava dosyasından davacının uzun yıllardır Almanya ülkesinde yaşadığı, resmi işlemler sırasında kocanın soyadını kullandığı, kadının boşandığı eşinin soyadını kullanmasında menfaati bulunmadığı yönünde bir iddianın bulunmadığı, bu duruma göre 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 173/2. maddesindeki koşulların davacı lehine gerçekleştiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.”( Yargıtay 2. HD.E. 2013/21481K. 2014/5949T. 17.3.2014)

               

                Kadının sosyal, kültürel, ticari, akademik ve iş hayatında boşandığı, boşanma aşamasında olduğu erkeğin soy ismiyle tanınmış olması, soy ismi değişikliği halinde sosyal, kültürel, ticari, akademik ve iş hayatında mağduriyetle karşılaşma ihtimalinin yüksek olması, soy ismi değişikliğinin kadının hayatında bir takım karışıklıklar ve güçlükler yaşamasına sebebiyet verebilecek olması halinde kadının menfaatinin bulunduğu yönünde karar verilmesi gerekecektir.

“Davacı kadının 26 yıllık evlilik süresi içinde çeşitli üniversitelerden mezun olduğu ve diplomalarında, yüksek lisans tezlerinde, katılım belgelerinde, sertifikalarında, bankacılık işlemleri ile emeklilik işlemlerinde evlilik soyadını kullandığı anlaşılmaktadır. Davacının, davalının soyadını kullanmasında menfaati bulunduğu ve davalıya zarar vermeyeceği anlaşıldığından kocasının soyadını kullanmasına ilişkin davanın kabulüne karar verilmesi gerekir.”( Yargıtay 2. HDE. 2007/19005K. 2009/5094T. 19.3.2009)

 

  • Kadının, boşandığı kocasının soy ismini kullanmakta kocanın zararının bulunmaması gerekmektedir.

“Toplanan delillerden mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davacının boşandığı kocasının soyadını kullanmasının davalıya bir zarar vermediği, davacının iş ve sosyal yaşamında kocasının soyadıyla tanınıp bilindiği, bu nedenle kocanın soyadını kullanmakta menfaati bulunduğu anlaşılmakla isteğin kabulü yerine yazılı şekilde reddi doğru bulunmamıştır.”(Yargıtay 2. HD E. 2012/20089K. 2013/14380 T. 27.5.2013)

  • Kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmaya devam etme davası hangi Mahkemeye açılmalıdır?

Görevli mahkeme Aile Mahkemesidir.  Ancak Aile Mahkemesinin olmadığı yerlerde görevli Mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir.

  • Kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmaya devam etme davası ne zamana kadar açılabilir?

TMK M 178 gereği, boşanma davasının kesinleşmesinin ardından 1 yıl içerisinde dava yoluna gidilmelidir. Ancak bu süre hak düşürücü süre niteliğinde olmadığından karşı tarafın zaman aşımı def’i ileri sürmemesi halinde, zaman aşımı davanın görülmesinde engel teşkil etmeyecektir.

 

** Erkek, boşandığı kadının kendi soy ismini kullanmasına devam etmesinde kendisinin zarar uğradığını ya da kadının bu halden menfaati kalmadığını ileri sürerek aile mahkemesinde dava yoluna gidebilecektir. Bu durumun ispatı her türlü yasal delille mümkündür.

 

** Mahkeme tarafından, Kadın lehine boşandığı kocasının kendi soy ismini kullanmasına devam etmesine yönelik kararın verilmesinin ardından, kadın, boşandığı kocasının soyadını kullanmaya devam etmek istemezse; dava yoluna başvurmaksızın Nüfus Müdürlüğü’ne yapacağı yazılı başvuru ile evlenmeden önceki soyadını alabilecektir.

 

                                                                                                                                                                              Av. Şule MILIK